Cumhurbaşkanı Erdoğan TÜGİK Genel Kurulu'na hitap etti
Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"Yapacak çok hizmetimiz gençlerimize aktaracak daha çok umudumuz var.
Hedefi olmayanında rotası olmaz. Biz Türkiye'de 20 yıldır tüm hayalleri önce hedeflere sonra gerçeklere dönüştürdük. Eğitimde sağlıkta güvenlikte adalette ulaşımda enerjide sanayide turizmde tarımda sporda sosyal desteklerde velasıl insanlarımızın hayatına dokunan her alanda ülkemize çağ atlattık.
Cumhuriyet tarihinin tamamını 5'e ona katlayan yatırımlarımız da Türkiye'yi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkartacak altyapıyı kurduk. Tamamen kendi dinamikleriyle kendi gücüyle kendi programı ile dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokacak yeni atılımın içindeyiz.
2011 yılında 2023 hedefleri ile çıktığımızda birileri buna dudak bükmüştü. Bizi hayalcilik ile suçlamıştı. 2023'ün eşiğindeyiz ve Türkiye'nin dünyanın önde gelen üretim ve ihracat merkezlerinden biri haline dönüşme sürecini beraberce yaşıyoruz.
Ülkemizi dünyanın en iyi işleyen sağlık hizmeti sistemine kavuşturmasaydık şehir hastaneleri başta olmak üzere dört bir yanı sağlık tesisleri ile donatmasaydık bu gün bulunduğumuz bu noktaya gelemezdik.
Şayet güvenliğe bunları yapmasaydık; terör örgütlerini ülkemiz için de eylem yapamaz hale getirmeseydik teröristlerini başlarını sınır ötesinde bulundukları yerlerde ezmesi insanlarımızın ve şehirlerimizin huzurunu teminat altına almasaydık bugün bulunduğumuz yerde olmazdık.
Dün gece yine 3 ayrı noktada hedefleri bombaladık teröristler kaçacak yer bulamadı.
Yakında ikinci nükleer enerji santrali de geliyor. 100.000 megavata Türkiye'nin enerjisini çıkaran iktidar biziz.
Bir yanda Güneş Enerjisi Santralleri, HES'ler öte yanda Rüzgar Enerji Santralleri...
Bunları yapan biziz. Bu projeleri yapan biziz.
Elektrik üretimimiz 100 bin megavata çıkarmasaydık yerli ve yenilenebilir enerji oranını bu derece artırmasaydık bugün bulunduğumuz yerde olamazdık.
Organize Sanayi Bölgelerimizin sayısını 192'den 332'ye yükselttik.
Çevre ve Şehircilikte toplu konut hamleleri ve kentsel dönüşüm projeleriyle sıfır atık, katı atık, işleme, atık su arıtma, içme suyu tesisleri, millet bahçeleri gibi yatırımlarla şehirlerimizin hayat kalitesini artırma saydık bugün bulunduğumuz yerde olamazdık.
Biz önce bu iddiamızı hayata geçirecek altyapıyı kurduk sonra hedefimizi ilan ettik. Bunun için de sizler vasıtasıyla milletimin her bir ferdinden yerine inanmalarını bize güvenmelerini hedefimize destek vermelerini istiyorum.
Birlik beraberlik kardeşlik içinde yürek yüreğe kol kola çalıştığımızda geçmişten nasıl darbeleri boşa çıkardıysak terör örgütlerini bitme noktasına getirdiysek Türkiye'yi bölgesinde ve dünyada sözü dinlenen tavrı belirleyici olan bir ülke haline getirdiği isek Allah'ın izniyle bunu da başaracağız.
Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir Bizim kavgamız ülkemizin ve milletimizin çıkarlarını değerlerini ülkülerini içeride ve dışarıda ne pahasına olursa olsun müdafaa etme kavgasıdır. Bizim Türk siyasi sosyal ekonomik askeri olarak bölgesinin en güçlü dünyanın önde gelen devletlerinden biri haline getirme mücadelesidir.
Bunun için gerektiğin meydan okumaktan gerektiğinde canımızı ortaya koymaktan gerektiğinde nice bedeller ödemekten çekinmedik çekinmeyeceğiz.
Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizde hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma devrimlerinin tamamı da bu gayretle hayata geçirdik.
Tabii bu güzel fotoğraf için de bizi üzen en önemli husus eski Türkiye alışkanlıklarıyla ahlak dışı akıl dışı bel altı yöntemlerle yürütülmeye çalışılan muhalefet tarzıdır.
Ülkenin en büyük ikinci partisinin başındaki zat çıkıyor ülkemizin nükleer enerji projesini karalamaya çalışıyor.
Akkuyu'da inşa edilecek nükleer santral için çalışmaya başladığımızda önümüze hangi engellerin çıkartıldığını hangi aleyhte kampanyaların yürütüldüğünü hangi provokasyonların tertip edildiğini bilmiyorum acaba sizler de biliyor musunuz?
Dünyanın 32 farklı ülkesinde 443 nükleer santral faaliyeteyken inşası süren santraller varken ne için ülkemiz bu imkândan mahrum edilmeye çalışılıyor ne den dersiniz?
Türkiye'nin en stratejik projelerinden olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali bu ülkenin ekmeğini yiyen suyunu içen birisini niçin rahatsız eder?
Daha önemlisi bu menfi kampanyaya ülkenin ikinci büyük partisinin genel başkanının da katılmasının sebebi ne olabilir?
Mevcut enerji kaynaklarımızın üçte birinden fazlasını son 20 yılda kurduk.
Kurulan tesisler henüz kendilerini amorti etmediği gibi yatırımlarda sürüyor. Hidroelektrik üretimi potansiyelimizin sınırına gelmek üzereyiz. Karadeniz'de keşfettiğimiz doğalgazı İnşallah 2023'ten itibaren sistemimize verelim bu alanda da bir rahatlama sağlayacağız. Enerji kaynaklarını birbirinin alternatifi değil tamamlayıcısı olarak görüyoruz.
Mesela Akkuyu yerine Güneş Enerjisi Santrali kurmak istesek Yalova ilimiz kadar bir alanı Güneş Enerjisi Panelleri ile kaplamamız gerektiğini biliyor musunuz?
Doğalgaz hattı borusunu kapattığınızda gazı anında kesilen açtığınızda gazı anında gelen basit bir su vanası sanacak kadar cahil olanlara bu gerçekleri anlatmanın zorluğunu da biliyoruz.
Zaten bizde bu bilgileri kifayetsiz muhterisler değil ola ki bu yalan yanlış açıklamalardan dolayı kafası karışanlar varsa onlar için biliyoruz. Kalkınmanın temel yapısı olan enerji yatırımlarımızı sabote etmeye çalışanlara diyoruz ki yapmayın bu millet sizi çarpar.
Bir projeniz bir hayaliniz varsa buyurun konuşalım tartışalım. Nasıl hayata geçirilebilecek senin yollarını arayalım.
Böyle bir tane lüks otelden geceliği 100.000 lira olmak suretiyle oradan yapacağınız yayınlarla bu millet aldanmaz bu millet bunlara kanmaz.
Ama böyle bir niyetiniz ve gayretiniz yoksa gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz. Değerli arkadaşlar Türkiye içeride ve dışarıda ayağına takılan çelmelere önüne kurulan tuzaklara maruz kaldığı saldırılara rağmen kararlılıkla yolunda ilerliyor hedeflerine doğru adım adım yaklaşıyor.
Döviz kuru üzerinde ekonomimizin istikrarını bozmak gayretlerini aldığımız tedbirler geliştirdiğimiz mekanizmalarla bozduk. İşte 20 Aralığı hatırlayın 20 Aralık bir kırılma noktasıdır.
Bu dalgalanmaların ürünü olan yüksek enflasyon sarmalını da inşallah her geçen ay azaltarak bir süre sonra tamamen bertaraf edeceğiz.
Artık tüm gücümüzü vaktimizi enerjimizi ülkemizi yatırım istihdam üretim ihracat ve cari fazla ile büyütmek için kullanacağız.
Geçtiğimiz yılı sizlerle beraber 225 milyar doları aşan tarihimizin en yüksek ihracatıyla 500 milyar doları bulan dış ticaret hacmi ile kapattık. Erkan kardeşimizin verdiği 300 milyar dolarlık ihracat hedefini doğru yolda ilerlediğimizi işareti olarak değerlendiriyoruz.
Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünyanın küçüldüğü 2020'de 2021'de biz büyüdük.
İstihdam 30 milyon sınırına dayanarak salgın öncesi dönemin üzerine çıktık.
Türkiye artık dünyanın en önde gelen üretim üslerinden biridir. Biz çalıştıkça biz ürettikçe biz ettikçe biz kazandıkça Allah'ın izniyle kimse bu ülkenin dileğini bükemez bu milleti birbirine düşüremez."