Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'nın Kızılcahamam ilçesindeki bir otelde düzenlenen AK Parti 30. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanışında yaptığı konuşmanın başlangıcında, Milli Eğitim Bakanlığınca, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınava değindi.
Erdoğan, "Hamdolsun kazasız belasız bir şekilde tamamlanan LGS sınavına giren tüm öğrencilerimize tekrar başarılar diliyorum. Rabb'im, evlatlarımıza emeklerinin karşılığını göstersin, aileleriyle birlikte kendilerini nice güzel, huzurlu, hayırlı günlere kavuştursun." ifadesini kullandı.
AK Parti'nin, istişareyle kurulduğunu, bugüne kadar da her seviyede ve zeminde istişare kültürünü yaşatmış bir parti olduğunu belirten Erdoğan, kendi aralarındaki istişareleri düzenli olarak sürdürürken en büyük istişareyi de milletle yaptıklarını ifade etti.
Teşkilatlarla milletvekilleriyle belediye başkanlarıyla kesintisiz bir şekilde sürdürdükleri bu istişarelerin hem parti çalışmalarında hem de kabine faaliyetlerinde en önemli yol gösterici olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bu anlayışla gerçekleştirdiğimiz oturumlarda, Meclis çalışmalarından teşkilat faaliyetlerine kadar partimizin gündemindeki hususlar hazırunla paylaşılmıştır. Güvenlik, dış politika, ekonomi, tarım, enerji gibi başlıklar altında bakanlarımızın yaptıkları kapsamlı sunumların arkadaşlarımız için bilgilendirici olduğuna inanıyorum." diye konuştu.
Kendisinin başkanlık ettiği genel değerlendirme bölümünün de yöneltilen sorular ve bunlara verilen cevaplar yanında salonda bulunanların katkılarıyla gerçekleştirildiğini belirten Erdoğan, "Parti yöneticilerimiz ve bakanlarımız kendi alanlarıyla ilgili sorulara verdikleri ayrıntılı cevaplarla toplantının en verimli şekilde yürümesini temin ettiler. Biz de gerektiğinde kendi uhdemizdeki bilgileri ve yaklaşımları siz değerli arkadaşlarımızla paylaştık. Gerek oturumlarda gerekse soru-cevap kısımlarında arkadaşlarımızın donanımları, motivasyonları ve kararlılıklarıyla 2023'e hazırlanmakta olduklarını görmekten memnuniyet duydum." şeklinde konuştu.
Toplantıdaki bilgilendirme ve değerlendirmeler sonucunda ortaya çıkan tablonun, illerdeki teşkilat mensuplarına ve millete ciddi ve kararlı olarak aktarılmasını isteyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Böylece kafalardaki istifhamları ve gönüllerdeki kırgınlıkları gidererek 2023'e daha güçlü bir şekilde hazırlanabiliriz. Bizlerin doğrularla kapatmadığı her boşluğun birileri tarafından yalanlar ve iftiralarla doldurulduğunu biliyorsunuz. Ülkemizde maalesef şahsım, AK Parti, kadrolarımız ve politikalarımız hakkında söylenen her yalana inanmaya hazır bir kitle var. Bunların bir kısmı cehaletten, bir kısmı ihanetten sürekli fitne ateşini körüklemektedir. Türkiye'nin ve Türk milletinin felaketi pahasına kendilerine ikbal devşirmeye çalışanlar belki her dönemde vardı ama hiçbir zaman bu kadar hırslı ve cüretkar değillerdi. Biz bunlarla mücadele ederken bazen üslubumuzu ve tavrımızı sertleştirmek mecburiyetinde kalıyoruz. Emin olun bu sertliğin tek sebebi, ülkemize ve milletimize karşı mesuliyetlerimizin gereğini yerine getirme kaygısıdır. Meydanı boş bulup önlerine gelen her şeyi yıkarak, karşılarına çıkan herkesi itip kakarak yol almaya çalışanlara eyvallah etmek bize yakışmaz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının bir bölümünde, İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy'un, "Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem. Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım. Boğamazsam da hiç olmazsa yanımdan kovarım. Üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam. Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam. Doğduğumdan beridir aşıkım istiklale. Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale. Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum. Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim. Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim. Adam aldırma da geç git, diyemem, aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım. Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu." dizelerini okudu.
Erdoğan, "Biz de hangi bedelleri ödersek ödeyelim zalimin hasmı, mazlumun hamisi olmayı sürdüreceğiz. İçeride hiçbir vatandaşımıza kendisini sahipsiz hissettirmeyecek, insanlarımızın tamamını her alanda en ileri özgürlüklere ve hizmetlere kavuşturacak adımlar atmaya devam edeceğiz." diye konuştu.
Erdoğan, dışarıda ise Suriye'den Irak'a, Libya'dan Karabağ'a, Balkanlar'dan Afrika'ya, Karadeniz'den Akdeniz'e mazlumun olduğu her yerde bu onurlu duruşlarını koruyarak siyasetlerini yapacaklarını belirtti.
"Demokrasi ve kalkınma mücadelemizi hep daha ileriye taşıyacağız"
"Demokrasi ve kalkınma mücadelemizi ülkemize eser kazandıracak, milletimize hizmet edecek bir anlayışla hep daha ileriye taşıyacağız." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Üstadın, 'Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya.' dediği gibi biz de hak bildiğimiz yolda mücadeleden asla geri durmayacağız. Aslını inkar eden haramzadeler her gün bir başka kılığa bürünebilir, her gün bir başka dille konuşabilir; kimse bizden böyle bir tavır, böyle bir üslup, böyle bir kişilik sergilememizi beklemesin. Bu fakir kendini bildi bileli böyledir; değişmedim ve değişmeyeceğim. Biz Hakk'a ram olduk halka hizmet için. Çırpındık, çırpınıyoruz. Allah ömür, millet de yetki verdikçe inşallah yoluna da böyle devam edecek, böyle devam edeceğiz. AK Parti kurulduğu günden beri bu ilkelerle milletin huzuruna çıkmıştır, aynı şekilde yola devam etmekte kararlıdır."
"Statlara sığmayan AK Parti gençliğine bakıyoruz"
Erdoğan, Adana'da düzenlenen "Bir Gençlik Şöleni"nde, AK Parti'nin milletin her kesimi gibi gençlerin de gönlünde nasıl sarsılmaz bir taht kurduğuna şahitlik ettiklerini söyledi. Pek çok partinin en büyük mitinglerinde bir araya getirebildiği insanın katbekat fazlası gençle Yeni Adana Stadı'nda buluştuklarını belirten Erdoğan, Şölen dönüşünde meydana gelen trafik kazasında yaşamını yitiren 3 gence rahmet diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önümüzdeki seçimlerde 6 milyonu aşkın gencin ilk defa sandık başına gideceğini belirterek, gençlere ulaşacak bu tür organizasyonların, bu tür kanalların öneminin kendiliğinden ortaya çıkacağını dile getirdi.
Sosyal medyada troller vasıtasıyla oluşturulan algılara kesinlikle bakmadıklarını söyleyen Erdoğan, "Statlara sığmayan AK Parti gençliğine bakıyoruz. İktidarımızda 20 yılımıza ulaşmamızı da halka ve Hakk'a hizmet yolunda çalışmamıza borçluyuz. İnşallah aynı hasbi ve gayretli mücadele ile daha uzun yıllar milletimizin emrinde olmayı sürdüreceğiz. Kardeşlerim, AK Parti saflarındaki herhangi bir arkadaşımızın ülkemize ve milletimize hizmet karnesi, diğer partilerin başkanları dahil tüm mensuplarının tamamını üst üste koysanız yetişemeyeceği seviyededir." değerlendirmesinde bulundu.
Eser ve hizmet siyasetinin, AK Parti'nin kimliğinin en belirgin vasfı haline gelmesinin boşuna olmadığını, bunun altında çok büyük emek ve çaba yattığını söyleyen Erdoğan, "Geçtiğimiz 20 yılda, dünyadaki büyük altyapı yatırımlarının neredeyse yarısına bizim tek başımıza imza atmamız herhalde tesadüf olmasa gerek. Yine geçtiğimiz 20 yılda, Avrupa Birliği üyeliği konusunda ülkemize verilen sözlerin tutulmamasına rağmen demokrasi ve özgürlüklerde dünyada en büyük sessiz devrimleri gerçekleştirmemiz de herhalde tesadüf değildir. Bugün Türkiye'nin güvenlik krizleriyle ve ekonomik sarsıntılarla boğuşan dünyada, potansiyelini en çok geliştiren ve kullanan ülke olarak öne çıkması, AK Parti'nin son 20 yılda kazandırdığı güçlü altyapı sayesindedir." şeklinde konuştu.
"Kim bu kardeşinize saldırıyorsa aslında Türkiye'ye saldırıyor demektir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyük ve güçlü Türkiye hedeflerinden rahatsız olanların doğrudan kendilerini ve hükümeti hedef almasının gerisinde, Türkiye'nin geldiği seviyeden duyulan hazımsızlığın olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
"Akıl ve vicdan sahibi hiç kimsenin inkar edemeyeceği bir gerçektir ki dünyada her kim bu kardeşinize saldırıyorsa aslında Türkiye'ye saldırıyor demektir. Dünyada her kim AK Parti'yi ve Cumhur İttifakı'nı kötülüyorsa aslında Türkiye'yi hedef alıyor demektir. Ülke içindeki aparatların tek yaptıkları, ellerine tutuşturulan senaryolardaki rollerini oynamaktır. İşte bunun için diyoruz ki, CHP'nin başındaki zat da onun kurduğu masanın çevresinde oturanlar da altına gizlenenler de birer kukladan ibarettir. Ama şunu çok açık net söylüyorum, biz asıl kavgamızı onların ağababalarına karşı veriyoruz. Üstelik bu kavga yeni bir kavga değil, son 2 asırdır milletimizin neredeyse her günü, bu kavganın farklı aktörler ve hadiseler üzerinden cereyan eden tezahürleri ile geçmiştir."
Selçuklu'dan başlayarak bu toprakları millete çok gören, kendi tarih ve medeniyet tasavvurlarında açılan yaraların intikamı peşinde koşanların, Cumhuriyet döneminde de boş durmadığını dile getiren Erdoğan, batıdan doğuya, kuzeyden güneye ülkenin dört bir yanında halen yaşanan sorunların köküne bakıldığında, hep bu kadim kavganın izlerinin görüleceğini söyledi.
Erdoğan, "Tarih ve medeniyet şuuru olmayanların teslimiyeti çağdaşlık sanarak tutundukları dalların gövdesinin ulu bir çınar değil, çürük bir kabuk olduğu gerçeğini milletimiz milli mücadele ile ispatlamıştır. Bugün de aynı gafletle çürük kabuklara sarılanların akıbeti, 1919'da Samsun'da başlayıp 29 Ekim'de Ankara'da yeni devletimizin ilanıyla biten süreçteki mandacı zihniyetin akıbetinden farklı olmayacaktır. Bizim yolumuz, dün olduğu gibi bugünde ya istiklal ya ölüm yoludur. Bizim yöntemimiz dün olduğu gibi bugün de 'hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır, o satıh tüm vatandır' ilkesidir." şeklinde konuştu.
"Türkiye geçmişte takoz siyasetinden çok çekti"
Hayallerinin, dün olduğu gibi bugün de millet ve devletiyle güçlü, gözü hep geleceğe dönük bir Türkiye'nin inşası olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"En zayıf, en yorgun, en bitkin zamanımızda nasıl bu anlayışla yedi düveli arkasına alanları denize döktüysek, bugün de aynı inanç ve irade ile ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştıracak, 2053 vizyonuna kavuşturacağız. Genel Başkanı'ndan sandık müşahidine kadar AK Parti ailesinin her bir ferdi işte bu şuur ve heyecanla yoluna devam etmektedir. Siyaset hayatları boyunca ülkenin ve milletin hayrına yaptıkları tek bir iş dahi olmayanların bu hissiyatı ve azmi anlamasını beklemiyoruz. Bizim isteğimiz, 'gölge etme başka ihsan istemem' diyen filozof misali, bunların büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına çelme takmamaları, takozluk yapmamalıdır. Türkiye, geçmişte takoz siyasetinden, istismar siyasetinden, etnik ve inanç kökenli ayrıştırma siyasetinden çok çekti. Milletimizin bu tür kavgalar yüzünden ödediği bedellerin telafisi için 20 yıldır gece gündüz çalışıyoruz, bunun için ülkemize 20 yılda asırlık yol kat ettirdiğimizi rahmetli Özal'ın deyimiyle 'Türkiye'ye çağ atlattığımızı' söylüyoruz. Verdiğimiz demokrasi ve kalkınma mücadelesi, 85 milyon vatandaşımızın her birinin hayatını olumlu yönde değiştirmiş, geliştirmiş ve ilerletmiştir. Tüm bunları muhalefet adı altında hep karşımıza dikilen kifayetsiz muhterislere rağmen başardık. Bugün de onlara rağmen Türkiye'yi bölgesinin lideri, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmenin mücadelesini veriyoruz. İnşallah hiç endişe etmeyin bunu da başaracağız."
İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyeliği konusu
İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyeliği konusunda Erdoğan, "Muhataplarımıza deklare ettiğimiz beklentilerimiz karşılanmadan tutum değişikliğine gitmeyeceğiz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kur ve enflasyondan kaynaklanan maliyet artışları ile izah edilemeyecek düzeyde fiyat artışı yaşanan her kalemi mercek altına aldık." diye konuştu.
Erdoğan, "Piyasaların fiyatlandırma alışkanlığını değiştirmesini sağlayarak, hayat pahalılığına bir sınır çekmek için çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tahıl, sebze ve meyve fiyatlarındaki dalgalanmalar hakkında, "Bu hususta hazırlıklarımızı tamamlamak üzere olduğumuz yeni düzenlemeleri yakında hayata geçireceğiz." dedi.
Erdoğan, "TMO, sert ekmeklik buğdaya bu yıl ton başına 6 bin 50 lira alım ve 1000 lira prim bedeli olmak üzere toplam 7 bin 50 lira ödeme yapacaktır." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "TMO'nun arpa alım fiyatı ton başına 5 bin 500 lira alım ve 500 lira prim bedeli olmak üzere toplamda 6000 lira olarak belirlenmiştir." dedi.
Erdoğan, "Prim ödemesinden, ürününü Toprak Mahsulleri Ofisimize veren Çiftçi Kayıt Sistemi'ne kayıtlı üreticilerimiz yararlanabilecektir." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, 3600 ek gösterge düzenlemesini, 5 milyonu aşkın memur ve emeklinin tamamını ilgilendiren bir formülle hazırladıklarını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın yapılacak Kabine Toplantısı'nın ardından 3600 ek gösterge ile ilgili hazırlığı detaylarıyla açıklayacağını kaydetti.